AÇIKLAMA
Nefsim, her biri bir âyet hükmündeki yaratılmışlardan tevhit dersini almış; nefsim, yaşadığı ilhamlarla ebedî zevki fark edip, dünyalık ve nefsani arzulara yenilmemeyi anlamış, aklım, her şeyde gördüğü yaratılış intizamını ve insana hizmet eden kainatın nakışlarını seyredip, kâinatın zikredişine kulak vermiş. Yüreğimin sesi ise muhteşem bir kâinat korosuna iştirak etmiş, Ya Hayy diyerek Allah’ı anıyor. Gönlüm secdelerde “Hayy’dan geldim, Hû’ya gidiyorum.” diyor. “Hayy’dan geldik, Hû’ya gidiyoruz, ey insanoğlu artık gafletten uyan.” Hayat dediğimiz şey, sadece içinde şu an yaşamakta olduğumuz dakikanın adıdır. O dakikadan evvel yaşanan her şey ve içindekiler “mâzî” olup gitti. İçinde bulunduğumuz bu dakikadan sonra yaşanacak her şeyin ve içindekilerin adı ise “ğayb’tır”. Henüz ondan haberim bile yok. Ğaybı yalnızca Allah bilir. Benim bütün dayanağım, şu yaşamakta olduğum, şu içinde olduğum andan ibarettir. Allah “ Ey iman edenler! size hayat verecek şeylere sizi davet ettiğinde, Allah’ın ve Resul’ünün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, bir gün O’nun huzurunda toplanacaksınız.” (enfal/24) buyurmuyor mu?